DOLAR: 34.3 TL
EURO: 37.0 TL

ÇEVRECİ VE YAHUT MUHSİN OLMAK

6 yıl önce
1.682 kez görüntülendi

ÇEVRECİ VE YAHUT MUHSİN OLMAK
Reklam

Yıllar önce üniversitede öğrenciyken ders sırasında hocamızın biri “gençler, Allah’ın iyi/velî kulu olmak istiyorsanız, Kuran-ı Kerîm’de sonu –muhsinîn-ile biten âyetlere dikkat edin ve gereğini yerine getirin” demişti. Muhsin; Allah’ın insanda görmek istediği en güzel sıfatlardan biri. Arapça “hasene” kökünden gelir ki güzel bir eyleme niyetlenmek, o eylemi güzel yapmak, güzel sonuçlandırmak, güzel olarak sunmak anlamına gelir. Güzel eylem kime karşı yapılır? İnsanın kendisi dahil Allah’ın yarattığı her şeye, herkese. Dağa, taşa, toprağa, havaya, suya, bir canlıya, insana, hayvana…Yani, muhsin insan demek; yaptığı her şeyi; güzel, estetik, yerinde, yararlı, hakkını vererek, başkasına zarar vermemek üzere yapmak demek. Verilen nimetlerin kıymetini bildiğini göstermek üzere o nimetlere iyi davranmak demek.

Geçen hafta okuyucularla paylaştığım “Gelevera’nın Boğazına Dizilen Taşlar” konulu yazımın çok okunduğunu görmek, olumlu tepkiler almış olmak Espiyeliler’in çevre duyarlılığını gösteriyor. Gösterdikleri ilgi için hemşehrilerime çok teşekkür ediyorum. O yazıdaki hassasiyetimiz, hem Espiyemiz ve hem de bir insan olarak geleceğimize dair endişelere dairdir. Daha önce de bu köşemde yazmıştım, ülkemizin/insanlığın geleceği üç şeyi korumamıza bağlı; su, toprak tohum. Bu üçünü korumak, muhsin insan olmanın en güzel hâlidir. Bunlar yoksa hayat yoktur, bilhassa kendisinden yaratıldığımız “su” yoksa gelecek yoktur. Geçen haftaki yazımda daha çok insan su ilişkisinin hayati boyutuna işaret etmiştim. İnsanımız, çevremiz, kentimiz adına karar verenlerin, iş yapanların en çok buna dikkat etmesi gerekir. O yazımızda daha başka şeylere dikkat çekilebilirdik, aslında! Mesela; Güzlek Deresi ıslah çalışması çevrenin ekolojik, endemik yapısına, doğayla, insan beğenisiyle asla uyumlu değil. Mesela, Yağlıdere su havzasına petrol ürünleri tesisi kurulması uygun değil. Mesela; Gelevera havzasına çöp dökülmesini seyretmek, mezbahane yapmak, uygun değil. Tabi ki,Allah’ın Espiye’mize cömertçe verdiği su nimetini, derelerimizi korumak, kirletmemek sadece yerel yönetimin, yöneticilerin, hükümetin değil insan olarak hepimizin görevi.

Unutmayalım ki birini öldüren bir kişinin katili olur, oysa suyu telef ve israf edenin ise nicenin hayat hakkına kast ettiğinin bilincinde olması gerekir. Suyun kıymetini bilmeyen can kıymeti bilmiyor demektir. Can kıymeti bilmeyen “kul hakkı” tanımıyor demektir. Suyu koruyalım ki sağlıkla “elhamdülillah” diyebileceğimiz günlerimiz çoğalsın.

Reklam
Bu Konuyu Sosyal Medyada Paylaş

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Yukarı Çık